Başörtüsüne Özgürlük İçin 264. Basın Açıklamasında Beraberiz

Adalet ve Özgürlük Direnişle Gelecek !

Biz Sakarya Özgür-der Şubesi ve Sapanca Bilgi Eğitim Dayanışma Derneği olarak Akyazı İnanç Özgürlükleri Platformunun davetlisi olarak bugün buradayız. Akyazı’nın direnen Müslümanlarına destek vermek için buradayız. Rablerinin rızası için yıllardır her hafta yaptıkları eylemlerle direnişin şahitliğini gösteren Akyazı’lı Müslüman kardeşlerimizin yanında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Yılgınlık göstermeden sebatla ve metanetle direnişin örnekliğini sergileyen Akyazı’lı Müslüman kardeşlerimizi bir kez daha tebrik ve takdir ediyoruz. Rabbimiz yollarını açık etsin ve çabalarını bereketlendirsin.  
 
Üzerinden 15 yıl geçmesine rağmen hafızalarımızdaki yerini koruyan 28 Şubat darbesini ve darbeci zihniyeti tel’in ederek açıklamamıza başlıyoruz.
 
15 Yıl önce tankları yürüten militarist zihniyet ve onun elebaşları halkı tam anlamıyla susturmayı ve sindirmeyi hedeflemişlerdi. 15 yıl önce brifinglerle toplumun ileri gelen basın, yargı ve üniversite çevrelerini hizaya getirerek diz çöktürmeyi amaçlamışlardı. Tamamıyla İslam’a ve Müslümanlara karşı yapılan baskı dayatma ve sindirme politikaları ile Müslümanların özgüvenlerini yıkmak siyasi ve itikadi ideallerini yok etmek ve bir daha canlanamayacak derecede ölüme terk edilmiş görüntüsü vermek istiyorlardı.
 
Ancak umdukları gibi olmadı. Darbe ve darbecilere boyun eğilmemesi gerektiğinin bilincinde olan bir avuç Müslümanın karşı koymaları ile başlayan direniş günden güne büyüdü ve darbecileri korkutacak boyutlara ulaştı. Acımasızca uygulamaya konulan başörtüsü yasağına karşı Özgür-Der tarafından başlatılan bu direniş bugün ülkenin dört bir tarafına yayılmış durumda. İnanç ve kararlılıklarını darbenin o karanlık günlerini meşaleleri ile aydınlatan Müslüman bacılarımızdan alan başörtüsü direnişleri farklı farklı yapılara sahip olsalar da baskı ve yasaklara boyun eğmenin bir kader olmadığını ispatlıyorlar. Direnişler sayesinde başörtüsü yasağı üniversitelerde büyük ölçüde çözülmüş durumda. İlk ve ortaöğretimde ve kamuda ise büyük ölçüde devam ettiriliyor.
 
Bizler hem 28 Şubat darbesini tekrardan lanetlerken hem de şunu açıkça vurgulamak istiyoruz; başörtüsü yasağı her alanda şartsız ve sınırsız bir şekilde kaldırılmalıdır. Çünkü başörtüsü İslam’ın emri ve Müslüman kadının kimliğidir. Bu nedenle yasakçılara ve zorbalara boyun eğmek demek onlara taviz vermek demektir. Bu nedenle yasağa karşı direnmemek direnişin onuruna sahip çıkmakta gevşeklik göstermek demektir.
 
Her ne kadar vesayet rejimi 15 yıl öncesine göre geriletilmiş olsa da darbecilerle ve darbeci zihniyetle hesaplaşma henüz bitmemiştir. Her fırsatta seslerini duyuran ve hala varlıklarını güçlü bir şekilde hissettiren bu laik Kemalist seçkinci elitlerin başını çektiği darbeci kesimler İslam’a ve Müslümanlara karşı sinsi politikalarını sürdürüyorlar. Başörtüsü şartsız ve sınırsız bir şekilde özgürlüğüne kavuşmadan da bu politikalar bitmez darbe tehlikesi de sona ermiş sayılamaz. 
 
Diğer bir mesela olarak; son ayların en can yakıcı sorunu haline gelen Suriye’deki katliamlara değinerek açıklamamıza devam ediyoruz. Suriye’de katledilen Müslümanlar için on beş gün önce İstanbul’da Suriye Halkıyla Dayanışma Platformu tarafından gerçekleştirilen gıyabi cenaze namazı programında Ramazan Kayan Hoca’nın vurguladığı gibi:
 
“Bu ümmet sorunlarının çözümü için Birleşmiş Milletleri görmemektedir. Bu ümmet sorunların çözümünü birleşmiş yüreklerde görmektedir. Çözüm Washington’da, Moskova’da değil, çözüm zulüm karşısında göğe savrulan yumruklardadır.  Çözümün adresi hançeremizden kopan ‘Allahu ekber’ nidalarımızdadır. İnşallah ümmetimizin sabahı yakındır… Bu izzetli direniş bize şunu öğretmiştir. İslam’ın 5 şartının dışında 6. şartının direniş, 7. şartının özgürlük 8. şartının ise şahadet olduğudur. Oluk oluk kan akarken direnişin arkasında başka güçlerin olduğunu iddia edenler ve bu durumdan komplo teorileri üretenler utanmalıdır. Gün mazlumların acısına ortak olma günüdür. 8000 kardeşimiz katledilmişken sivil toplum kuruluşlarının ve STK’larımızın işi ağırdan alanları acaba ne zaman harekete geçecekler? Bugün Hüseyin’in ruhu, Kerbela ruhu burada olmaktır. Geçmişte Somali, Bosna ve Çeçenistan ile imtihan eden Rabbim bugün bizleri Suriye ile imtihan etmektedir. Suriye direnişimiz duyarsızlaşan, dünyevileşen Müslümanlara bir dirilme mesajı vermiştir. Ne mutlu hayatlarını ortaya koyanlara ve direnenlere.”
 
Ne mutlu Esed’in zulüm ve katliamlarına ortak olmayanlara. Ne mutlu mezhepçilik hastalığından kurtularak direnişi destekleyenlere. Ne mutlu özgürlüğünü isteyen Suriye’li Müslümanların yanında yer alanlara. Ne mutlu katledilen kadın erkek ve çocuklar için mücadele edenlere. 
 
Ve yazıklar olsun mezhepçilik ve grupçuluk yapanlara. Yazıklar olsun Suriye’deki direnişi komplo teorilerine kurban ederek Esed işbirlikçisi konumuna düşenlere. Yazıklar olsun gerçeği gördükleri halde ellerinin tersi ile itenlere. Yazıklar olsun vicdanının değil nefsinin sesi ile hareket edenlere. Gelecek hafta cumartesi saat 12:30’da buluşmak üzere Allah’a emanet olunuz.
 
 
Akyazı Adalet ve özgürlükler Platformu adına
Özgür-Der Sakarya Şubesi ve Sapanca Bilgi Eğitim Dayanışma Derneği
Ömer SEVİM
 
FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basın AçıklamalarıTarih 2012-02-25
Okunma Sayısı : 893
Şube ve Temsilcilerimiz
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği -
Adres:
E-posta: | Telefon: | Faks:

Ziyaretçi Sayımız : 4645425